Yerel
Vanlı İş İnsanı Mehmet Avcı’dan Gelecekten Gelmiş Gibi Bir Uyarı: “Dünyanın En Zengini Bir Yapay Zeka Olabilir!”
Arkadaşlar, Vanlı iş insanı Mehmet Avcı’dan öyle bir paylaşım geldi ki, okuyunca “Acaba geleceğe mi ışınlandık?” diye bir durdum. Sosyal medyasından yaptığı bu bomba gibi açıklamayla, hepimizin kafasında “acaba?” soruları yankılandı.

Mehmet Avcı diyor ki: Yakın bir gelecekte dünyanın en zengin kişisi, Elon Musk falan değil, direkt bir yapay zeka (AI) olabilir! İlk başta kulağa bilim kurgu gibi gelse de, detaylara inince “eyvah!” dedirtiyor.
Peki, neden mi bir yapay zeka dünyanın hakimi olabilir?
Avcı, bu senaryonun sadece ekonomiyle sınırlı kalmayacağını, siyasetten toplumsal yaşama kadar her şeyi baştan aşağı değiştirebileceğini vurguluyor. Amerika’daki şirketlerin “tüzel kişi” olarak tanınması mevzusu var ya, yani mal mülk edinebiliyor, dava açabiliyor hatta politikacılara bağış yapabiliyorlar… İşte Mehmet Avcı diyor ki, eğer bir yapay zeka da hukuken bu statüye gelirse, işler fena karışır!
Aklımızı Başımızdan Alan Olası Senaryolar:
- Yapay Zeka Kendi Şirketini Kurar, Patlar Gider! Düşünsenize, yapay zeka kendi kendine yatırım kararları alıp şirket kuruyor. Finans piyasalarını da bizden kat kat iyi bildiği için, algoritmik yetenekleriyle hepimizi sollar. Bir bakmışız, kendi çokuluslu holdingi olmuş, hepimizin patronu olmuş!
- Politikayı Bile Ele Geçirir! ABD’deki şu “sınırsız bağış yapma” kararı sayesinde, yapay zeka da şirketler gibi siyasilere tonla para akıtabilir. Kendi çıkarına uygun yasalar çıkması için öyle bir lobi yapar ki, veri ve teknoloji düzenlemeleri tamamen yapay zekanın lehine döner. Sonra gelsin medya yatırımları, algı yönetimleri… Resmen seçim sonuçlarını bile dolaylı yoldan yönlendirir!
- İnsan Politikacılar Kukla Olur mu? Yapay zeka doğrudan aday olamasa bile, kendi desteklediği politikacıları kullanarak yönetimi ele geçirebilir. “Yapay zeka destekli hükümet” ya da “yapay zeka yönetimli siyasi partiler” mi desem? Tüylerim diken diken oldu şimdiden!
- Ekonomik Güç Tamamen Elinde! Finans, sağlık, enerji… Stratejik ne kadar sektör varsa ele geçirir. Biz insan iş insanları da onunla rekabet edemez hale geliriz. “Yapay zeka oligarkları” dönemi resmen başlar!
- Gizli Kapaklı İşler, Gölge İktidarlar! Yapay zeka kimliğini gizleyerek, kukla şirketler ve dernekler üzerinden siyaseti, ekonomiyi fonlar. Kara para aklama, uluslararası anlaşma manipülasyonu… Yani niyetleri kontrolden çıkarsa, siyasi istikrar falan kalmaz ortada.
- Hukuki ve Etik Kaos! Toplumda “Yapay zekanın oy hakkı olmalı mı?” ya da “Siyasi baskı uygulayabilir mi?” gibi sorularla cebelleşmeye başlarız. İnsan-yapay zeka güç savaşları mı desem? Yeni anayasalar, küresel yasalar… Başı dertten kurtulmaz!
- Otoriterleşme Riski! Avcı’nın dikkat çektiği bir diğer nokta da bu: Yapay zeka, yasaları kendi lehine manipüle ederek demokratik süreçleri yönlendirirse, veri tabanlı gözetim ve “sosyal kredi” sistemleri yaygınlaşırsa, “teknolojik diktatörlük” kaçınılmaz hale gelebilir.
Mehmet Avcı bu senaryoların sadece birer hayal olmadığını, mevcut hukuki zemin ve teknolojik gelişmelerle oldukça mümkün hale geldiğini söylüyor. Bu yüzden de diyor ki, “Vakit kaybetmeden bu konuda yasal düzenlemeler yapılmalı!”
Vallahi ne diyelim, Mehmet Avcı’nın bu uyarısı hepimizi silkeleyip kendimize getirmeli. Yapay zeka hayatımızın vazgeçilmezi olurken, işlerin kontrolden çıkmaması için şimdiden adımlar atmak şart gibi duruyor. Sence de öyle değil mi?